2021 Meselelerimizle Tanış, Çözümün Parçası Ol

Arbor Impact olarak ”Dünyayı ben mi kurtaracağım?” sorusuna ”Evet, sen, ben biz, hepimiz, hep birlikte kurtaracağız” diyor ve her yıl bizi harekete geçiren mesele alanlarımızı belirliyoruz. Sürdürülebilirliğe bütüncül bakış açısıyla yaklaşarak seçtiğimiz 2022 sorumluluk alanlarımız 4 temel başlıktan oluşuyor:

Circle Up

MEB verilerine göre Türkiye’de ortalama 5 milyon lise öğrencisi var. Araştırmalar gençlerin kendilerini güçlendirmek için öncelikli gördükleri gelişim alanının eğitim olduğunu gösteriyor. Ancak rapor sonuçları gösteriyor ki gençler, aldıkları örgün eğitimi kendilerini gerçekleştirmekte yeterli bulmuyor, iyi bir eğitim ve kariyer için yurt dışına gitmeyi arzuluyorlar. Gençler arasında artan mutsuzluk oranları ve beyin göçü, bir fidanın ormanda yarattığı etkiyi toplumda yaratmak isteyen Arbor Impact’i harekete geçirdi. Arbor Impact’in tasarladığı ve pilotladığı Circle Up programı, liseli gençlerin sosyal girişimcilik aracılığıyla kendilerini keşfetmelerini ve yeni yetkinlikler kazanarak güçlenmelerini sağlıyor.

Sosyal meselelere duyarlı, özgüveni yüksek gençlerle sürdürülebilir bir dünya inşa etmek için Circle Up programını siz de destekleyin!

Mezun Olmadan

Üniversite gençlerimiz için en büyük sorun iş yaşamına atılmak ve bir iş bulmak. Genç İşsizler Platformu’nun 2021 verilerine göre üniversite mezunu işsiz sayısı 797 bine çıkmıştır. SODEV’ in geçtiğimiz yıl yapmış olduğu araştırmada yurtdışında yaşamak isteyen gençler ise %62.5 oranında. İyi eğitim almış, güzide fikirleri olan gençlerle birlikte harekete geçmek için Mezun Olmadan neler yapabiliriz? Bunun için gençlerimizden ilhamla etki odaklı, sürdürülebilirlik penceresinden çözüm önerileri geliştiriyoruz. 

Bu sürecin bir parçası olmak, Mezun Olmadan öğrenip, eğlenip, gençliği dolu dolu yaşamak için fikirlerin ve enerjin ile siz de destek olabilirsiniz!

Sürdürülebilir Kalkınma hedeflerini gerçekleştirebilmek için bizlere verilen son tarih 2030. Sürdürülebilir bir dünya için çalışmaya başladığımız tarihten bu yana ise attığımız iyileştirici adımlar verdiğimiz zararları onarmaya yetmedi. Bugüne dek ulusal ve küresel ölçekte iklim krizine bağlı birçok yıkıcı süreç yaşadık. Pandemi ise derinden bildiğimiz ancak yaşam gayesi içinde görmezden geldiğimiz bir gerçeği bizlere yeniden gösterdi: azalan insan eylemleri doğanın kısacık bir sürede “normaline” dönüşü oldu. Marmara Denizi’nde yunuslar kıyılara kadar geldi, birçok büyükşehirde hava kirliliği azaldı ve daha nicesi… Buradan vardığımız sonuç doğanın kendini iyileştirebilme gücüdür. İnsan olmadan da doğa vardır; ancak bizler insanlık olarak Doğa olmadan yaşayamayız. Yaşamın sürdürülebilirliği ve kapsayıcılığı için bugün çok daha sorumlu, çok daha bilinçli adımlar atmalıyız. Hele de pandemiden sonra eski normallere benzeyen yeni normaller oluşturmak için kendimizi ve sistemi yine fazla zorlayarak, aşırı ısı yaratıyoruz. iklim krizi de aslında bu aşırı zorlama ve ısı yaratmanın hem fiziksel hem de metaforik bir dışavurumu.

İşte tam da bu sebeple Arbor Impact ekibi olarak Türkiye’de ve küresel ölçekte yaşadığımız orman yangınlarını ve müsilajı kendimize mesele edindik. Harekete geçmek için kaybedecek zamanımızın olmadığını biliyoruz.  Meseleye ilişkin iş birliklerimizle büyüdüğümüz kadar sizlerin de gönülden gelen katkılarına ihtiyacımız var.  Etkimizi yaygınlaştırmak, hareketimizi güçlendirmek için, Müsilajsız bir Marmara ve varlığını coskuyla sürdürebilen bir orman ekosistemi için hareketimize destek olmak ister misiniz?

İklim Değişikliği ile Mücadelede Orman Etkisi

Ormanlar, bizi doğal afetlere ve kirlilik, kuraklık gibi pek çok felakete karşı koruyan nefes kaynağımız. Orman kaybımızın hızla ve durmaksızın artması hem ülkemiz hem de dünyamız için ne yazık ki büyük bir risk oluşturuyor. WWF’in bir araştırmasına göre koronavirüs döneminde de  ağaç kaybı durmadı ve tam %150 arttı. Arbor olarak bu yıl orman kaybını ana meselelerimizden biri olarak seçtik ve Ecording işbirliğimiz ile insan elinin ulaşamadığı yerleri ağaçlandırmaya destek olmaya ”Biz de varız” dedik.

Kendimize ve dünyaya iyi gelmek üzere bazen çok basit adımlar atarak önemli kazançlar sağlayabiliyoruz. Mesela tek bir tohum topu atışı ile pek çok canlıya yuva olan, ürettikleriyle tüm besin zincirini besleyen ve iklim değişikliyle mücadele eden bir ekosistem oluşturmamız mümkün.

Gelin siz de Ecording ile başlattığımız iklim mücadelesine destek verin, doğa dostu kahraman olun!

Müsilajsız Denizlerimiz

Müsilaj yok olmuş olabilir mi? 

Bahar ve yaz mevsimi boyunca İstanbul’un eşsiz boğaz manzarasını bozan, Güney Marmaradaki tatil beldelerindeki turizmi etkileyen müsilaj, deniz yüzeyinin temizlenmesi ile kaybolabilir mi? 

Yapılan araştırmalar, su altı dalışları ve fotoğrafçılığı gösteriyor ki müsilaj artık yüzeyde olduğundan çok daha tehlikeli. Çünkü görünür değil! Bazen bizler ne yazık ki, görünmez olanı sorun saymayabiliyoruz. Suyun altındaki tüm canlılar müsilaj ile boğuşuyor. Su altı ekosistemini bir yok oluşla karşı karşıya getiren sanayileşme, denetimsizlik, atık sorunu, nüfus artışı gibi etmenler yalnızca Marmara’nın mı sorunu? Elbette değil, doğada meydana gelen her olayın ve durumun birbirini etkilediğini ve bugün doğanın başına gelenin yarın insanlığın başına da geleceğini bilen bir yaklaşımla Müsilajsız Marmara hareketini başlatıyoruz. 

Çünkü biliyoruz ki, müsilaj geçici bir manzara değil, bir iklim sorunudur. Bu sebeple Arbor Ekibi olarak, sadece farkındalık oluşturmak ya da denizlerimizin öldüğünü kabul etmek niyetinde değiliz. Etki Çemberleri Vakfı ile başlattığımız Müsilajsız Marmara hareketine siz de katılın. Marmara anılarımızda kalmasın!

Hayvan refahı endüstriyel hayvancılıkta tanınmayan imkanların makul şartlar ölçüsünde sağlanmasını, hayvanların yaşam hakkına saygı duyularak üretimin gerçekleştirilmesini amaçlar. Kafeste yetişen ve büyüyen hayvanların kafes dışında bir yaşam alanı olmadığı için bedensel ve ruhsal rahatsızlıklar yaşadığı görülmektedir. Halihazırda hiçbir canlının yaşaması için elverişli olmayan bu ortamların iyileştirilmesi için işbirlikleri teşvik edilmekte ve kafessiz bir Türkiye için taahhütler alınmaktadır. Biz de Kafessiz Türkiye ile gerçekleştirdiğimiz işbirliğimiz kapsamında hayvanların daha özgür ve yaşanabilir ortamlarda yetişmesini hayal ediyor ve bunun için harekete geçiyoruz.

Kendimize ve dünyaya iyi gelmek için hayvan refahını destekliyoruz. Siz de bunun bir parçası olmak istiyorsanız, gelin hayvan dostu kahraman olun!

Arbor Impact olarak kurumlara en fazla danışmanlık verdiğimiz alanlardan biri olan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği konusunu DNA’mıza işledik. Attığımız her adımda, tasarladığımız her projede, çıktığımız her yolda göz ettiğimiz kadınların güçlenmesi meselesini şimdi kadın girişimcilere verdiğimiz destek programı ile yeni bir seviyeye taşıdık. ”Dünyayı Ben Mi Kurtaracağım” kitabımızın öğretilerini ve fayda yaratma misyonunu sürekli hatırlamak, yanımızda taşımak ve gündelik kahramanlar olmak için yarattığı ürünler kadın girişimciler tarafından üretiliyor ve eşitlik projelerimizi destekliyor.

Eşitlik ve kapsayıcılık benim olmazsa olmaz değerlerim diyorsan, hadi meselenin değil,  çözümünün bir parçası olun!